İlk Selfie deneyimi

Nisa Duru ve ilk selfie ile tanışması

nasıl bir hayal dünyası bilmiyorum ama kendi kendini böyle pozlar vererek çekmiş 

o gece uyuttuktan sonra telefonumdaki resimlere bakarken gördüm.

Çok güldüm.

şirin ve pis şey :)

Haftasonu / mall of İstanbul

Teknosa dan 400 TL indirimi kapınca hemen kendimizi alışveriş merkezine attık. ah bu alışveriş insanı nasıl mutlu ediyor bilinmez birde üzerine para ödemeyeceğini bilince daha bir mutlu oluyor insan  :) :)

Mall of İstanbul a gidelim dedik uzun zamandır bloggerlar tarafından en büyük oyuncakçı nın orada olduğunu okuyordum. gözümde epey büyütmüşüm sanırım mağaza olarak evet büyük ama biz içine girip gezmedik bile yeni açılmış bir yer değil yanı önceden de vardı ve ben gidip gezmişim orayı hatta birisine hediye almıştık sanırım geçen seneydi emin değilim.. :) 

konuyu dağıtmayalım tabisi. 
Nisa Duru 24 aylık 2 kez arabasında kendi kendine uyudu. birisi 2 aylık falandı daha diğeri de pazar günü işte aşağıdaki resimdeki gibi dondurma yerken bir baktık uyumuş :) :)
annesi nasıl alışverişe daldı ise nihahahah :D

İndirimin diğeri ise ESSE de  mutlaka bence gidip görülmeli, ürünlerini sevmeme rağmen bakıp çıkarım genelde                 
" ben bu kadar para vermem"derim . 
Bu kez resmen yağmaladım. ne gördüysem sezonda şimdi aldım. Su bardakları  , tepsiler , tabaklar :)
Teknosa çekini aslında fırın almak için kullanacaktık , ama Esse de uygun fiyata aşağıdaki fırını bulunca hemen kaptım. 
150 TL aldım .
evlendiğimden beri siyah,gri,beyaz,kırmızı renklerde alıyorum fırında siyah olunca bir artısı daha oldu eh iyide oldu.Fırınım bozuktu. 
      

Sonrasında babamın hastalığı , anjiyo olması , hastanede kalması , yorgun olması ,stres falan derken evde 2,5 gün geçirdim , işe gelemedim bugünde iş başı yaptım. 
Her şeyin başı sağlık şükretmeli sağlığın yerinde olmasına gerisi teferruat 
hastanede beklerken öyle iyi anladım ki sağlık olmazsa kalan her şey boşmuş. 

bu resimdeki zıpırları anlatmama gerek yok kedi ile köpek , leyla ile mecnun , edi ile büdü neyse bunlarda öyle işte. birbirinden ayrılamaz ikili birlikte kavga ederler ama tek olmakta istemezler . birisi Aybars'a kızsın,bağırsın bizimki hemen atarlanıyor kızıyor böyle de koruyorlar ama çokta kavga ediyorlar falan işte ikisi böyle büyüyecek... 
büyüdüklerinde iyi anlaşacaklarını hayal ediyorum :) 



biricik kuzumda 25 aylık oldu artık koca bir kız o mimik , o konuşmalar ile ilgili videoları da ekleyeceğim yakında al ye parçala :D

Merhametli çocuk

Bir annenin hayalin dekini zamanında kendi yapamadığını çocuğuna yaşatmasına oldum olası çok kızardım , zorla götürülen spor , 
hiç ilgisi olmasına rağmen çalınan gitar gibi gibi. 

anne olunca anladım ki. mutlaka onların hayalini kuruyorsun nerede bebekle,çocukla alakalı bir şey görsem ayhh sende yapsan ya diyorum içimden ama valla içimden :) :)

çok şey istiyorum senden bissürüüüüüü 
saygılı olmanı , güzel okulda okumanı , çok iyi bir işe sahip olmanı , İngilizce bilmeni , bir sanat dalına ilginin olmasını , bol bol kitap okumanı , gezmeni , güzel şehirler görmeni , mutlu olmayı bilmeni , baleye gitmeni , eğlenmeyi bilmeni , ders çalışmanı , insanları önce dinlenmeni  , gereksiz yere kırmamanı falan istiyorum..

Evet istiyorum da istiyorum okurken bile sıkıldım. 
muhtemelen bunların çoğunu sen istemeyeceksin ama belki başka bir sanata ilgin olacak bale değil de opera ne bileyim kitap okumayacaksın ama belki çok gezeceksin :) 

Ben en çok Merhametli bir çocuk olmanı istiyorum hemde çok bunu sanırım başardık ama. :) bu yüzdende mutluyum. 

2 gün önce arkadaşım güzel kızı Ela hasta olmuş.
annesi bize resmini gönderdi , akşam eve gittiğimde Nisa Duru mutlaka telefondaki resimlere bakıyor. 

Ela'nın yatakta uyurken resmini görünce öyle çok üzüldü ki , açıp açıp öptü.. 

Aklına geldikçe açtı baktı , anne uff dedi yine öptü 

biz onu öperek iyileştiriyoruz oda Ela yı öyle iyileştirmeye çalıştı. 

Ah Nisa Duru resmen içim eridi o hareketlerine , o güzel iyi yürekli haline umarım hep böyle güzel yürekli kalırsın bebeğim.. 


Ve tabi Ela'mız da hemen iyileşir güzel resimlerine bakar onları öperiz belki yine yan yana gelir güzel yüzünü öperiz

Bırak kirlensin

Yukarıdaki videoyu başka bir çocuk yapsa annelerin tepkisi ne olurdu bilmiyorum. çevremden tanıdığım anneleri düşününce kimi " aman yat yavrum yere zaten pis üstün denilirdi. " yada " o ne şimdi kirlendi üstün daha yeni giydirmedim mi seni " diyen bir anne de olabilir mesela. 

Ben ise sadece " hiiiiiiiiiii" dedim. Yalan yok ellerini de sokacağını hiç düşünmedim . hatta itiraf ediyorum ona o su birikintisini de ben gösterdim baksana dedim oda koşa koşa gitti üstünde zıpladı oynadı çokta eğlendi. yine olsa yine yaparım hatta alır onu yere yatırırım kirlen derim deli miyim ben ? 

Yedek kıyafeti var ise sorun değil kirlensin , çıkarır yıkarız. 

Kolu bacağı acımasında düşsün , kaldırır öperiz. 

Elleri kirlensin , pislesin , sileriz 

2 yaşında bir çocuk fazla meraklı , 

bir yerde okumuştum , merak etmiyor ise problem demişler. 

Edecek , bakacak belki dokunacak belki koklayacak böyle böyle öğrenecek. 

Mahremiyet eğitimi - Adem Güneş

Birçok anne-baba çocuklarını kötü niyetli kişilerden korumak için "tanımadığın biri sana şeker verirse oradan kaç" gibi tavsiyelerde bulunur. Bir kısım anne-baba da çocuklarının iyiliği için üzerlerin de baskı kurup korkutmak, onları tehdit edip sindirmek zorunda olduklarına inanır. Çocuğu korkutarak ve ürküterek mahremiyet bilinci kazandırmaya çalışmak, onu sosyal yaşamda korunaksız kılar. 

Böylesi çocuklar hayata karşı güvensiz, başkalarına karşı şüpheci, dost ve arkadaş edinmede yeteneksizdirler. Halbuki Mahremiyet Eğitimi bir nezaket eğitimidir… Bu sayede çocuk kendini saygın hisseder, olumsuz bir tavır karşısında güçlü bir duruşla kendini koruyabilir. Pedagog Dr. Adem Güneş bu eserinde, bir yandan çocuklara "zarafet ve nezaket" kazandıran, diğer yandan kendilerini kötü niyetli kişilerden koruyacak güce eriştiren Mahremiyet Eğitimi' nden bahsediyor. 

Hypnobirthing Mongan Yöntemi

Bu yazı fena geç kalınmış doğurdum üstelik 2 yaşına bile geldi olsun yazalım kendime not ileri de 2. doğuracağım dediğimde aklımda olsun unutmayım. Hamileliğimi öğrendim anda " eee bu çocuk buradan nasıl çıkacak demedim değil " üstelik bir de çevrem sen asla normal doğum yapmazsın , kızım senin elin çizilse ortalığı ayağa kaldırırsın ne normal doğumu " deyince daha bir gerildim. hatta ismini vermeyim belki okur bir gün burayı birileri sen normal doğum yap ben camdan bağıracağım " BEN EŞEĞİM " falan da dedi yani neyse kapatalım konuyu :) ( buda burada dursun ) 

Kimse düşüncemi bilmiyordu tabi soran da yoktu hep bir felaket senaryoları ben bayıltılmaktan , kesilmekten uyutulup uyanamamaktan korkuyordum evet itiraf ediyorum korktum. Bayılıp kızımı görememekten , ilk kızımı benim göremeyecek olmamdan , hatta narkozu fazla verip beni ayıltamayacaklarından fazlasıyla korktum. 

Son zamanlar da doktor kontrolünde bebek ters deyip sezaryen'a almaları kabusum olmuştu. çok fazla şartlandırdım kendimi normal doğuma ciddi ciddi doktor sezaryen dese orada bayılırdım herhalde Allah'ım ne büyük bir yanlış ya beynim önemli olan her şeyin güzel olması ne fark eder diyemiyordu Sonra bu kitabı okudum. Millet samanlık ta doğuruyordu hatta sancısı geliyordu günlük işlerine devam ediyorlardı . Bebeklerinin kordonlarını kendisi kesiyorlardı. Doğum sancılarının sıklaşmasını evde bekliyorlardı rutin işler çok normaldi yahu.. bizde dert ediyorduk sancımız gelince ne yapacağız diye falan , doğum sürecin nasıl normal olduğunu bu kitap ile anladım. 

Hamilelikte mutlaka okunması gereken bir kitap

Üste Bu siteye katıl ı tıklamayı unutmayın :=)

Bebekliğini özledim galiba

Evin duvarına bir sürü çerçeveler asmaya karar verdim bu nedenle hafta sonu açtım bilgisayarı eskilere döndüm . ilk doğduğun videoları izledim. o pembe masum yüzünü hala masumsun elbette ama o zaman daha bir başka daha çok ilgiye muhtaç şimdiler de tuttuğun koparıyorsun valla daha az bana ihtiyaç duyuyorsun kendi işlerini yapabiliyorsun en güzeli istediğini söyleyebiliyorsun :) :) 

yine de bir garip oldum işte. 

1 aylık , 2 aylık klasörler yapmışım. açıp açıp baktım ağzım açık sen bu kadar küçük müydün dedim kendi kendime.. :) 

ben bu anıları unutmak istemiyorum daha çok biriktirip daha fazla olsun istiyorum .. sonra baktıkça gülmek hatırlamak istiyorum şu sıralar sanırım video , resim çekmem azaldı çünkü ne zaman elime telefonu alıp sana doğrultsam "baka baka" (bakıyım demek) deyip yanıma geliyorsun çekemiyorum :D

Üstündeki bu tütü etek 1. yaş gününden kalma kıyamadım atmaya sakladım çokta saklanacak hali kalmamış 

dolabında bulup giydirdin kendine 1-2 gün öncesinde ben çıkardım giydirip resim çekeyim diye düşünmüştüm giriş panosuna kapıya falan asarım diyordum ama giymedin istemedin. 

kendisi bulup çıkarmış giydirdik hemen pozladık :)

dişlerimi sıktığım , bazen canını (sık sık) canını yakarak sevdiğim doğrudur :)

Markafoni / L'Oréal Paris Alışveriş

L'Oréal Paris Kuru Hassas Ciltler İçin Dermo Üç Etkili 

Ferahlatıcı Yıkama Jeli 150 mL

L'Oréal ParisMaskara Siyah - Carbon Telescopic 

L'Oréal Paris 

Skin Perfection Günlük Nemlendirici Serum 30 

L'Oréal Paris 

Kapatıcı Lumimagic Orta - Medium 

Anne olan anlar

Merhaba Şubat ayı;

Hamileliğimden beri hep şubat başı gibi doğacak dediğimden bide üyesi olduğum “kadınlar kulübün de şubat anneleri grubumuzdan dolayı bu ay bende ayrı bir özel, Sen beklemedin ve ocak ayında geldin ama olsun. 

Büyüdüğünü görmek buna şahit olmak öyle güzel ki çok şükür bin şükür.

2 yaş bize biraz yaramazlık kattı sanki daha çok kuduruyorsun koltuk tepelerinde, sürekli bir koşturma da durduramıyorum.

Baban ile iletişimin daha iyi, geçen gün kendisi bile söyledi galiba düzeldi artık o anneci tavrın. yoksa babacı mı oluyorsun !!!!!!!! Sakın :) 

Sabah kalkınca sarılıp boynuma yatmama bayılıyorum bide "annemmmm" deyip  beni resmen eritiyorsun. Anne olan bilir ancak bu içimdeki erimeyi bu eşsiz duyguyu her defasında ah diyorum keşke içime sokabilsem seni şöyle sıksam çıldırıyorum. 

Canını sıkan bir şey de, kızınca gözlerinin beni aramasına da bitiyorum.

En korunaksız halinde benden medet ummanı seviyorum. 

Sadece alıyorum seni kucağıma sarılıyorum sıkı sıkı öpüp kokluyorum. 

Bak yine geldi o içimdeki sevgi 

Bu karikatür tam benlik seni severken kendimden geçtiğim doğrudur. 

Hafta Sonu / Maçka Parkı - Köpek Dostluğu

Nedendir bilinmez ne zaman gidecek yer bulamasak hadi o zaman çıkalım Maçka parkına gidelim Nisa Duru da hav hav , pisi pisi eğlenir derken buluyoruz kendimizi yine bu hafta sonumuz da yine böyle geçti.  

Park bölümü ile de eğleniyor. hatta bu hafta diğer kahve rengi büyük parkı gördüm ben biz genelde oraya gidip karşısındaki salık köpekleri izleyip onları yanımıza çağırmakla geçiriyoruz o çevrede günümüzü tam arkamda kalıyor ve hiç görmemişim belki bir sonrakine de oraya gideriz. 

Nisa Duru köpek gördü mü peşinde yada öne eğilip elleri ile gel gel diyor. ben ise yalan yok biraz gergin ya heycanlanırsa ya bir anda dönerse diye diye gerim gerim geriliyorum... :) zarar vermeyeceğini bilmesem bile gereksiz siper oluyorum kızımı da geriyorum. 

o yüzden ben artık video çekiyorum. onlarda baba- kız seviyor. itiraf ediyorum baban bu konuda benden daha iyi :) :)

Bu hafta Nisa Duru yu resmen inceledim hayvanlara nasıl davrandığını , hareketlerini , toplu köpek gördüğün anda aralarına korkusuzca koşuyorsun , onlara sarılmak istiyorsun , dokunmak istiyorsun ama onların da hareket etmesini istemiyorsun.

Bu hafta tasma işini fark ettin kimin elinde tasmalı görsen gidip elini uzatıyorsun eline almak için. :)

Biz de her defasında keşke köpek için elverişli bir evimiz olsa da alsak birlikte büyüseler deyip iç geçiriyoruz. 

Bizim çok istediğimiz bir hayat şartı ama olmuyor. evimizde ona ait hiç yerimiz ve gerçekten ayıracak hiç vaktimiz de yok. 

Keşke herkes bizim gibi düşünse maçka parkında labrador gördük , 3 gündür oradaymış sürekli giden bir bayan anlattı. 

Meğer birisi bırakıp gitmiş. Ora da köpeklere birlikte sosyalleştirilmesi için ayrılan bölümde sürekli duruyormuş ne diyelim en azından bir cadde kenarına atmamış yine hayvan sevgisi ile özgürce büyüyor. 

* Kötü köpek yoktur , kötü sahip vardır * ve * Hayvan sevmeyen insanı hiç sevemez * sözleri ne kadar doğru. En azılı köpekler bile oraya sahibi ile geliyor. kimseye bir zararı yok. 

Sen doğduğunda yükselen burç , genel burç yorumlarında bir yazı dikkatimizi çekmişti. "Kova burcu bebeği , hayvanları çok sever hatta ileride bir gün kucağında kedi , köpek görürseniz şaşırmayın "  merhametli ol ama eve getirmesen de olur :) 

Büyüdüğünde de kediyi , köpeği çok seversin inşallah !! :D